Hangi durumlarda burun estetiği yapılamaz?

Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Yasin Kulaksız, burun estetiği alanındaki deneyimlerini ve sürecin püf noktalarını paylaştı.

“GEÇMİŞTE POPÜLER OLAN BURUN ŞEKİLLERİ, GÜNÜMÜZDE PATOLOJİK OLARAK KABUL EDİLEBİLİYOR”

Burun ameliyatı için öncelikle hastanın yaşı ve eşlik eden sağlık sorunları büyük önem taşıdığına değinen Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Yasin Kulaksız, “Kızlarda 16 yaş, erkeklerde ise 17 yaş sonrasını genellikle uygun görüyoruz. Ancak, bazı romatolojik hastalıklar gibi eşlik eden sağlık sorunları varsa, bu durumlarda burun estetiği ameliyatı yapmıyoruz. Burun estetiği, gençlerin arasında popüler bir trend olsa da trendlerin zaman içinde değişebileceğini unutmamak lazım. Geçmişte popüler olan burun şekilleri, günümüzde patolojik olarak kabul edilebiliyor. Doğal, yüzle uyumlu ve nefes alma parametrelerini bozmayan bir burun şekli en doğru tercih olmalı” dedi.

Burun estetiği ameliyatına karar verirken, öncelikle iki önemli soruya cevap verilmesi gerektiğinin altını çizen Dr. Kulaksız, “Kendi burnum ameliyat olmaya değer mi? ve ‘Güvenebileceğim bir doktor veya hastane var mı?’ Küçük problemler için büyük riskler almak yerine, gerçekten ameliyat olmayı gerektiren durumlarda bu kararı vermek çok daha sağlıklı olacaktır. Ameliyatı gerçekleştirecek doktorun, bu konuda tecrübeli olması çok önemlidir. Ne kadar fazla burun estetiği ameliyatı gerçekleştirmişse, işin yönetimi o kadar profesyonelleşir. Ayrıca, hastanenin donanımı da önemli bir parametre. İşler yolunda gittiğinde hiçbir sorun olmaz, fakat iş ters giderse, hastane donanımının her duruma cevap verebilmesi gerekiyor” diye konuştu.

Ameliyat sonrası sürecin eskiden çok daha zorlu olduğunu dile getiren Dr. Kulaksız, “Kemikleri kırarken çekiçler kullanılıyordu ve bu durum daha fazla morluk ve şişlik oluşturuyordu. Şimdi, elimizdeki manuel veya elektronik aletlerle kemikleri kesiyoruz. Bu sayede darbe çok daha minimal oluyor ve iyileşme süreci daha rahat geçiyor. Ameliyat sonrası bir hafta boyunca tampon ve alçı kullanımı söz konusu. Bu sürenin ardından bant yerleştiriyoruz ve bir hafta sonra bu bantları da alıyoruz. Ardından birinci, üçüncü, altıncı ay ve bir yıl sonunda düzenli kontroller yapıyoruz. Hastamızın süreç de aynı şekilde yönetildi, her şey yolunda gidiyor ve herhangi bir sıkıntımız yok” ifadelerini kullandı.

Burun yapısından memnun olmadığı için ameliyat olduğunu söyleyen 24 yaşındaki Rümeysa Şişik de “Yasin Hoca ile tanıştıktan sonra burun estetiği ameliyatı olmaya karar verdim. Tanıdıklarım sayesinde ulaştım ve muayene oldum. Muayene sırasında aklımdaki tüm soruları içtenlikle cevapladı, bu da bana güven verdi. Ameliyat günüme karar verdikten sonra süreç oldukça rahat geçti. Morluk ve ödemim çok az oldu. Yasin Hoca, olabilecek komplikasyonları bana detaylı bir şekilde anlattı, bu da bana büyük bir güven oluşturdu. Ameliyat sonrası burun tıkanıklığı yaşadım ve bu da boğaz ağrısına yol açtı, ancak tamponlar çıktıktan sonra hiçbir sorun yaşamadım. Önceden kemerli ve düşük olan burnumdan dolayı uzun zamandır ameliyat olmayı düşünüyordum” dedi.

“AMELİYATIN BAŞARISINDA DOKTORUN ROLÜ ÇOK BÜYÜK”

Ameliyat sonrasındaki ilk gün zorlandığını sonraki günler sürece alıştığını belirten Şişik, “İlk hafta tamponlarım çıktıktan sonra, burun bantlarıyla devam ettim ve ödemim çok hızlı bir şekilde indi. Uyku problemi yaşamadım, özellikle düz yatmaya dikkat ettim ve bir ay boyunca bu pozisyonda kaldım. Bir ayın sonunda yan yatmaya başlayabildim ve bu süreçte herhangi bir sorun yaşamadım. Ameliyatı geçiren diğer kişilerle konuştuğumda, sürecin oldukça kolay olduğunu düşündüm. Yasin Hoca’nın tavsiyelerine uydum ve iyileşme sürecim çok sorunsuz geçti. Bence ameliyatın başarısında doktorun rolü çok büyük” diye konuştu.

Related Posts

Kalp hastalıklarına karşı sağlıklı yaşam tarzı ve beslenme önerisi

Medicana Zincirlikuyu Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Mustafa Can, beslenme alışkanlıklarının kalp ve damar sağlığı üzerinde önemli etkileri olduğunu belirtti.

Yeni keşif tarihi yeniden yazdıracak: Yaşamın nasıl başladığına dair bilgiler ters yüz oldu

Bilim insanlarının elde ettiği son bulgular, yaşamın kökenine dair ezberleri bozdu. Milyarlarca yıl öncesine uzanan izler, Dünya’daki ilk canlılığın sanılandan çok daha önce ve farklı koşullarda ortaya çıkmış olabileceğini gösteriyor.

İğne, Hap ve Umut: Alzheimer’a karşı son cephe

Alzheimer’da erken tanı hastalığın hızını yavaşlatabiliyor ama her hastaya uygun bir tedavi yok. Bazı ilaçlar belirtileri baskılıyor, bazıları sadece umut vadediyor. Kolinesteraz inhibitörleri, memantin Lecanemab. İsimleri yabancı ancak binlerce aile için tanıdık. Bu ilaçlar ilerlemeyi durduramıyor sadece zamana karşı direniyor.

Uzmanı tek tek sıraladı: Kurban etini bir de böyle tüketin!

Doç. Dr. Nazlı Nur Aslan Çin, bayramda kesilen kurban etinin bir süre bekletildikten sonra yanında sebze ağırlıklı besinlerle tüketilmesini tavsiye etti. Çin, “Kestiğimiz kurban etini, 12-24 saat aralığında buzdolabında dinlendirmemiz gerekiyor. Kurban eti ile kavurma yapacaksak; doymuş yağ eklemeden, etin kendi yağı ile kısık ateşte ve az miktarda tuz ile pişirmemiz yeterli olacaktır” dedi.

Jennifer Lopez’in kulis istekleri arasında bu sebzeler dikkat çekti!

Dünyaca ünlü yıldız Jennifer Lopez, sahneye çıkmadan önce belirli kulis istekleriyle dikkat çekiyor. Ancak bu kez, listesindeki sebzeler sosyal medyada gündem oldu!

Menopoz sonrası her 10 kadından 1’i risk altında!

Menopoz sonrası dönemde ortaya çıkan vajinal kanamaların çoğu zaman masum olduğu düşünülse de, her 10-15 vakadan birinde rahim kanserine işaret edebiliyor. Prof. Dr. Ülkü Mete Ural, erken tanının önemine dikkat çekiyor