ABD, yıllık insan hakları raporunda El Salvador hakkında “önemli insan hakları ihlallerine dair güvenilir rapor bulunmadığını” açıkladı. Bu açıklama, uluslararası örgütlerin ve bağımsız gözlemcilerin raporlarıyla çelişiyor. Amnesty International ve Human Rights Watch (HRW), Bukele hükümeti altında toplu keyfi gözaltılar, zorla kaybettirmeler, işkence ve adil yargılanma haklarının ihlallerine dair kanıtlar sunuyor.
Gazeteciler ve Basın Özgürlüğü Üzerindeki Baskılar El Salvador, basın özgürlüğü sıralamasında 180 ülke arasında 135. sırada yer alıyor. Yaklaşık 40 gazetecinin ülkeden kaçtığı bildiriliyor. The Washington Office on Latin America (WOLA) ve Reporters Without Borders (RSF) temsilcileri, hükümetin ifade özgürlüğünü ciddi şekilde kısıtladığını belirtiyor. Yeni çıkarılan Yabancı Ajanlar Yasası, yurtdışından fon alan kişi ve kuruluşları “yabancı ajan” olarak kayda zorlayarak, aldıkları bağışlar üzerinden yüzde 30 vergi uygulanmasını öngörüyor. Bu durum bağımsız medya ve sivil toplum kuruluşları üzerinde ciddi baskı yaratıyor.
ABD ile El Salvador Arasındaki İlişkiler ABD’nin raporunda, hükümetin insan hakları ihlallerini önlemeye yönelik adımlar attığı öne sürülüyor. Ancak Cristosal gibi insan hakları örgütlerinin yetkilileri, hapishanelerde sistematik işkence ve zorla kaybettirme vakalarının devam ettiğini belirtiyor. Bu örgütler Temmuz 2025’te Bukele hükümetinin hedef alması nedeniyle faaliyetlerini durdurmak zorunda kaldı.
Siyasi ve Hukuki Eleştiriler Eleştirmenler, ABD’nin raporunun hükümetin politik desteğini yansıttığını ve gerçek durumla uyumsuz olduğunu vurguluyor. Özellikle Venezuela’dan deport edilen kişilerin tutulduğu CECOT mega hapishanesinde yaşanan olaylar, ciddi insan hakları ihlallerine dair somut örnekler sunuyor. Bukele yönetiminin bu uygulamaları, uluslararası toplumun gözünde tartışmalı bir konum oluşturuyor.